“Gizemli ışıklar uzaylıların iletişim yöntemi olabilir” Velev ki geldiler, 7 milyar insanı kim temsil edecek?
Bilim dünyası gökyüzünde belirip kaybolan ışıkların kaynağını tespit etmek için yoğun mesai harcıyor. Konu ile ilgili pek çok teori ortaya atılmış durumda. Bunlardan en popüleri en magazinsel olanı: “Bu ışıklar yıldızlar arası uzay için kullanılan bir iletişim yöntemi olabilir.” Velev ki bu iddia doğru dünya dışı bir medeniyet insanoğlu ile temasa geçerse hayatlarımızda neler değişecek?
Bilim dünyası gökyüzünde belirip kaybolan ışıkların kaynağını tespit etmek için yoğun mesai harcıyor. Zira araştırmacılar, bu özelliğe sahip en az 100 ışık keşfetmiş olsa da henüz bu konuda her kesimi tatmin edecek bir açıklama geliştirebilmiş değil.
Gökyüzünde belirip daha sonra kaybolan ışıkların nedeni “başarısız süpernova” olabilir. Bu aynı zamanda konu ile ilgili yürütebildiğimiz tek doğal açıklama. Ancak sorun şu ki bir yıldızın bir patlama yaşamadan kendi içine çökerek karadeliğe dönüşmesi son derece nadir gerçekleşen bir olay.
Konu ile ilgili ortaya atılan bir başka iddia ise bunun bir yıldızlar arası iletişim yöntemi olabileceği. Gizemli ışıklar ile ilgili en dikkat çekici iddia olması sebebiyle yurt dışında pek çok gazete manşetini bu iddia üzerine kurguladı.
Peki dünya dışı bir medeniyet insanoğlu ile temasa geçerse hayatlarımızda neler değişecek?
Bir zamanlar yaşadığı gezegeni evrenin merkezi olarak kabul eden ve elde edilen yeni bilgiler çerçevesinde bunun gerçeği yansıtmadığını zor da olsa kabul eden insanoğlu için kuşkusuz evrende yalnız olmadığını öğrenmek kendisinin özel olmadığını anlaması anlamına da gelecek.
İngiliz yazar H.G. Wells’in 1898 yılında kaleme aldığı ve Marslı bir medeniyetin gezegenimizi işgalini konu alan Dünyalar Savaşı 1938 yılında ABD’nin CBS Radyosu tarafından radyo tiyatrosu olarak yayınlanmıştı.
O tarihte bunu radyolarından dinleyen binlerce ABD’li büyük panik yaşamış, bunun bir radyo tiyatrosu olduğunun anlaşılması oldukça uzun sürmüştü.
Anında bilgiye ulaşabilmemize imkan tanıyan günümüz iletişim teknolojileri ile 1930’ları kıyaslamak hayli komik. Ancak bu panik havası ilk temasın kamuoyuna açıklanma anının çok hassas bir iş olduğunu gözler önüne seriyor.
7 MİLYAR İNSANI KİM TEMSİL EDECEK?
Tabi pek çok yönetim şekline sahip, onlarca oyun kurucuya ev sahipliği yapan gezegenimizi kimin temsil edeceği hangi aktörün 7 milyar insan adına bu adımı atacağı büyük olasılık ile o günlerin en hararetli uluslararası ilişkiler sorunu olacak.
HAWKING’E GÖRE SONUN BAŞLANGICI OLABİLİR
Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden ünlü İngiliz fizikçi Stephen Hawking’e göre, matematiksel olarak dünya dışı varlıkların var olduğunu kabul etmek oldukça olası bir teori.
Farklı platformlarda defalarca bu varlıkların göçebe bir kültüre sahip olma olasılıklarının altını çizen Hawking, bu canlıların kendi gezegenlerindeki kaynakları tüketmiş ve yaşama uygun başka gezegen arayışı içinde olma olasılıklarının bulunduğunu da iddia etmişti.
“GEZEGENİMİZİN İŞGALİ İLE SONUÇLANABİLİR”
Bu durumun son derece tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini belirten İngiliz fizikçi, söz konusu arayışın gezegenimizin işgali ile sonuçlanabileceği olasılığının mevcut olduğunun altını çizdi.
Işıkların kaynağı ve neden oluştuğu açıklanamasa da kesin olan bir şey var; bu evren hakkındaki mevcut bilgilerimizi yenilememiz gerektiğini yüzümüze vuracak ve yeni bir anlayışın kapısını aralayacak.
Kaynak: ntv.com / İlker Koçaş