RUH FOTOĞRAFÇILIĞI VE “EKTOPLAZMA” FENOMENİ

19.yüzyılda “Yeni Ruhçuluk” yani “Neo-Spirititüalizm” akımının önde gelen isimlerinden tanınmış iki isim, yazar Sir Arthur Canon Doyle ve sahte illuzyon sanatçısı Harry Houdini oldu. Doyle,  dedektif Sherlock Holmes karakterini yaratmıştı. Houdini ise tehlikeli gösterileri ve kilitlerle bağlandığı zincirlerden çok kısa sürede mucizevi şekilde kurtulma gösterileriyle tanınıyordu. Her ikisi de yaşadıkları dönemin süper starıydı. Bu iki öncü isim ölümden sonra yaşama, ruhların varlığına inanıyordu. İnanmakla da kalmayıp kanıtlama yoluna gittiler. Ruhun varlığını kanıtlamak için de dönemin yeni buluşlarından olan fotoğrafçılığı kullandılar. Böylece Ruh Fotoğrafçılığı doğdu.

Doyle ve Houdini

Ruh fotoğrafçılığında insan gözünün göremediğini kamera yakalıyor ve ortamda dolaşan ruhlar kendi varlıklarını fotoğraf karesinde gösteriyorlardı.

   

Ruhsal varlıklarla iletişim sırasında medyumun ağız ya da burnundan çıkan  maddeye “Ektoplazma1 deniyor. Ruhsal varlıklar kendilerini madde ortamında göstermek için bu şekilde bedenleniyor. Bazen ektoplazma içinde ruhun yaşarkenki yüzü de beliriyor.

FARAH YURDÖZÜ