REPTILIAN YAKIN KARŞILAŞMALARI – 1 –
BİZANSTAN MODERN ZAMANLARA REPTILIAN YAKIN KARŞILAŞMALARI
Sürüngenimsi uzaylılar hakkında en zengin kaynak kuşkusuz tanıklardan geliyor. Yarı insan yarı sürüngen özelliklere sahip bu garip varlıklar tarihin her döneminde bizimle beraber olmuşlar. Geçmişten bugüne pek çok değişik toplum ve kültürde onlara ait bilgilere rastlıyoruz, kendi kültürümüz de sahil. Şimdi Sürüngenlerle yakın karşılaşmalar dosyasını incelemeye fazla uzağa gitmeden, İstanbuldan başlayalım.
Bizans İmparatoru Constantine ve Sürüngenimsi Yaratık:
Tarihteki eski adıyla Constantinopolis, bugünün İstanbul’u çağlar boyunca gizemli olayların, açıklanamayan ruhsal ve doğaötesi fenomenlerin merkezi oldu. İstanbulun Bizans olduğu dönemlerde de çok sayıda UFO gözlemi yapıldığını biliyoruz. Hatta tarihsel kayıtlar ilk UFO olaylarının 422 yılında başladığını gösteriyorBizans İmparatoru Constantine’in de gökyüzünde “uçan kalkanlar” gördüğü bu kayıtlara geçmiş. İmparatorun kalkan dediği disk şeklinde ve gökyüzünde uçan makineler büyük ihtimalle Kenneth Arnoldun 1947 yılında gördüğü UFOlarla aynı biçimdeydi.
İmparator Constantine’in yaşadığı doğaötesi olaylar bununla da kalmıyor. Onun hükümdarlığı döneminde canlı olarak yakalanan Sürüngenimsi özelliklere sahip bir varlıktan söz ediliyor. Tarihsel kaynaklara göre insan görünümündeki yaratığın boynuzları vardı ve ayakları tıpkı keçi ayağı gibiydi. Varlık yakalandıktan sonra halka teşhir edildi. Öldükten ya da öldürüldükten sonra ise cesedi bozulmaması için tuzda saklandı. Nedeni İmparator Constantinenin bu garip yaratığı kendi gözleriyle görmek istemesiydi. Belki de İmparator dönemin “görmeden inanmam” sözüne sahip skeptiklerindendi. Şu ya da bu şekilde ülkemiz tarihinde hem de çok eski olmayan bir tarihte Sürüngenimsi bir insana ait kayıtlar ilgi çekici.
1700’lerden bugüne – USA,New Jersey.
Jersey Şeytanı diye bilinen bu yaratık iki yüzyıldır bölge halkını korkutup hayvanlarına zarar veriyor. Geçmişten bugüne yaklaşık iki bin tanık tarafından gözlemlendi. Başı bir atınkinden daha ince ve uzun, yüzü ise köpeğe benziyor. Büyük yarasa kanatları ve 1.50 cm. uzunluğunda sürüngene benzer bir bedeni var. Gözleri kırmızı fosforlu bir ışıkla parlıyor. Arka bacakları oldukça uzun. Kolları ise biraz daha kısa ve pençeleri dikkat çekiyor.
Jersey Şeytanı ile ilgili söylentiler ilk defa 18.yüzyılda duyulmaya başlandı. İddiaya göre 1735 yılında cadı olduğu iddia edilen bir kadın Şeytandan hamile kaldı. Doğum yapacağı gece Burlington, New Jersey’deki evinde pek çok komşusu da toplanmıştı. Kadının cadı olduğunu biliyorlar ve doğacak bebeğin neye benzediğini görmek istiyorlardı. Bebek dünyaya geldiğinde son derece normal görünümlüydü. Ancak kısa bir süre sonra odada bulunanların gözü önünde şekil değiştirmeye başladı. Boynuzlu, kuyruklu, kanatlı, uzun boylu bir yaratığa dönüştü. Pencereden atladı ve yakınlardaki ormana kaçarak gözden kayboldu. Görünümünden ötürü varlığa Jersey Şeytanı adı verildi. Sonraki yıllarda ve günümüze kadar pek çok kişi tarafından gözlemlendi. Bir kadının Şeytan’dan hamile kalması akla Sürüngenimsi varlıklarla insanlardan doğan melez ırkı akla getiriyor. Elbette 17.yüzyılda boynuzlu, kuyruklu ve kanatlı bir varlık kesinlikle Şeytan olarak adlandırılıyordu. O zamanlar hiç kimse Dünya Dışı uzaylı ziyaretçiler ya da UFO kavramlarını düşünemezdi bile.
Kayda geçen bir karşılaşma da 1800’lü yıllardan. Denizci Stephen Decatur yaratığı askeri top ile vurmaya çalıştı. Varlığın bedeninde top mermisinde kaynaklanan büyük bir delik açılmasına rağmen Jersey Şeytanı kaçmayı başardı ve bölgeden uzaklaştı.
Bundan yaklaşık bir yüzyıl sonra ıssız bir bölgede çalışmakta olan telefon şirketi görevlisi yaratığın saldırısına uğradı ve telefon direğine tırmandı. Arkadaşı gelene kadar da oradan inemedi. Yaratık ormanlık alana kaçtı.
Daha sonraki bir yakın karşılaşmada evli bir çift yaratığı on dakika süre ile yürürken gözlemlediler. Aynı raporda bir başka tanık kapısının dışında tıslamaya benzer bir ses duydu. Dışarı çıktığında karlı zeminde garip ayak izlerini gördü.
1951 yılından gelen bir raporda ise aynı yaratık bir evin penceresine eğilmiş içeriyi görmeye çalışırken yakalandı. Evin sahibi olan genç adam büyük bir korku geçirdi. Bugün ABD’nin New Jersey eyaletinde, Jersey Şeytanını araştırmak ve görüntüsünü almak amacıyla kurulmuş bazı paranormal araştırma gurupları mevcut. Amerikan folklöründe önemli yere sahip olan varlık, UFO temasçılarının anlattığı Sürüngenimsi uzaylılarla aynı özelliklere sahip.
24 Ekim 1878 – ABD, Tennessee
19.yüzyılın sonlarından kalan bir gazete haberi o dönem için oldukça büyük heyecan uyandırmıştı. ABD’nin Tennessee eyaletinde ormanlık arazide vahşi bir adam yakalandı. İki metreden uzun boyu ve normalden çok büyük gözleriyle dikkat çeken adamın vücudu kalın kabuklu bir deriyle kaplıydı. Yaratık sergilenmek üzere bir panayıra götürüldü.
1950’den günümüze – ABD, Nebraska
John Foster çocukluğundan beri Dünya Dışı ziyaretçiler ve Sürüngen uzaylılarlatemastaydı. İlk defa 1950’de başlayan kaçırılmaları çok uzun yıllar devam etti. İlk kaçırılma deneyimini yaşadığında henüz ilkokul öğrencisiydi. Sıcak bir yaz gecesi kendisinin de aralarına bulunduğu 50 civarında kişi açık hava sinemasında film izlemekteydi. Aniden karanlık gökyüzünde ışıklar saçarak yaklaşan nesne dikkatlerini çekti. Önce bunun helikopter olduğunu sandılar. O andan itibaren John bütün fiziksel gücünü kaybettiğini ve kıpırdayamadığını hissetti.
Anılarında yer eden sonraki sahne uçan cismin yere inmiş olduğu ve artık helikoptere benzemediğiydi. Cismin yanında küçük boylu üç adam vardı. Yabancı cismin içine girdiğinde çok sayıda başka insanların da olduğunu gördü. Ancak tüm bu kalabalık sanki zamanda donmuş gibi, hareketsiz öylece duruyorlardı. John’u karşılayan kadın korkmaması için normal bir kadın görünümü aldığını ama asıl yüzünün tamamen farklı olduğunu söyledi. John bir muayene odasına götürüldü. Burada kertenkele ya da sürüngene benzeyen adamlar vardı. Bu yaratıkların gözcüler olduğu ve John’un öğrenme kapasitesini kontrol ettikleri açıklandı.John yaşamı boyunca yaklaşık 3000 kere kaçırıldığını hatırladı. Kaçırılmaları sırasında Sürüngen ırktan olan ve tamamen insana benzeyen iki değişik tip uzaylıları yanyana görmüştü. Bir seferinde ise Grilere emir veren ve üniforma giymiş Sürüngenimsi uzaylıyı çok iyi gözlemleme imkanı buldu. FARAH YURDÖZÜ
Kaçırıldığını soyleyen insanlar neden hiç soru sormuyorlar,hiç mi merak ettikleri bir konu yok.Beni kaçırsalardi binlerce soru sorardım.
Kaçırılma sırasında tamamen felç halinde oldukları, bağırmak isteseler de ağızlarından ses çıkmadığı ve parmaklarını bile kıpırdatamayacak durumda olduklarından mıdır acaba?