DÜNYA DIŞI ZİYARETÇİNİN SAÇ TELİ ÜZERİNDE YAPILAN DNA TESTİ

Peter 1964 Lübnan doğumlu. UFO'larla ilk yakın karşılaşmasını 7 yaşında deneyimledi. 1973'de ailesiye Avustralya'ya göç etti.
PETER KHOURY VE EŞİ

PETER KHOURY 1964 yılında Lübnan’da doğdu. UFO’larla ilk yakın karşılaşmasını 7 yaşında deneyimledi. 1973’te ailesiyle Avustralya’ya göç ettiler.

Peter 1988 yılında başlayan ve bir kaç yıl boyunca devam eden UFO-kaçırılma deneyimleri yaşadı. Bir gece yatağında uzanmış durumdayken aniden birinin ayak bileklerini yakaladığını hissetti. O andan itibaren bütün vücudu uyuştu ve hareket edemez hale geldi. Ancak bilinci açıktı. Yatağının ayak ucunda başları kapüşonla örtülü kısa boylu dört varlık gördü. Varlıklardan biri Peter ile telepatik temas kurdu ve ona korkmamasını her şeyin geçen seferki gibi olacağını söyledi. Ardından başının yan tarafına doğru yaklaşan iğneye benzer uzun bir cismi fark etti ve bayıldı.

Bir süre sonra uyandı, yataktan fırlayıp oturma odasına koştu. Babası ve erkek kardeşinin kendilerinden geçmiş bir halde olduklarını gördü. Ayılırken sadece 10 dakika kadar uyuduklarını söylediler. Ama saati kontrol ettiklerinde aradan bir saatten fazla geçtiğini anladılar. Ertesi sabah Peter başının yan tarafında bir iğne izi ve kurumuş kan olduğunu fark etti. O zamana kadar uzaylılar tarafından kaçırılma diye bir şeyden haberi yoktu. Aradan aylar geçti, bir gün rastlantıyla Whitley Streiber’in Communion adlı kitabını okudu, kitapta yazılanların çoğu Peter’in deneyimlerine benziyordu. Bu arada Peter Avustralya’daki bazı UFO araştırma cemiyetlerine katıldı ama aradığı cevapları orada da bulamadı.1992 yılında yaşadığı rahatsız edici bir olay ise yakın karşılaşmalarda nadiren rastlanan örneklerden biriydi. Sabah erken saatlerde karısını arabayla işe bıraktı ve eve döndü. Çalışırken sakatlandığı için sürekli ağrısı vardı ve sabah 7:30 civarında tekrar yatmaya karar verdi. Ancak çok kısa bir süre sonra yerinden fırlamak zorunda kaldı; çünkü yatağın üzerinde oturan iki hümanoid, yani insana çok benzeyen dünya dışı kadın vardı. Kadınlardan biri parlak siyah saçlı ve çekik gözleriyle sarı ırktan biri görünümündeydi. Diğeri ise normalden çok uzun sarı saçlara sahip, mavi gözlü ve beyaz tenli bir kadındı.

Peter beklenmedik ziyaretçilerde insana benzemelerine rağmen yine de yapay bir görüntü olduğunu söylüyordu. Anlamsız, boş bakışları vardı. Eve nasıl ve nereden girdiklerini anlamaya çalışırken Peter ve sarışın hümanoid arasında bir itişme yaşandı. Kadın görüntüsünün aksine fiziksel açıdan çok kuvvetliydi. Peterin karşı koyması üzerine ziyaretçiler aniden gözden kayboldu. Ancak geride çok önemli bir delil bırakmışlardı. Peter banyoya gittiğinde üzerinde çok uzun iki sarı saç teli buldu. Saçları hemen plastik bir torbaya koydu ve sakladı. Sonraki günlerde saç telleri üzerinde DNA testi yapıldı. PCR ( polimeraz zincir reaksiyonu ) yöntemi kullanılarak saçtan mitokondrial DNA örneği çıkartıldı. Kıyaslama için Peter’den ve karısından da saç örnekleri alındı. Ancak karısının saçında kimyasal boya uygulaması olduğu için işlem yapılamadı.

BILL CHALKER – HORACE DREW

Sonuç şaşırtıcıydı; sarışın uzaylı kadından alınan saç örneğinin Nordik ırka mensup birinden gelmediği görülüyordu. Saçta Çin-Moğol ırkından gelen nadir rastlanan bir alt guruba ait beş farklı DNA izi vardı. Dünyada binlerce örnek üzerinde yapılan bir araştırma sonucunda bu özellikleri taşıyan sadece dört kişi bulunmuştu. Dördü de siyah saçlı Çinlilerdi. Mitokondrial DNA sadece anneden çocuğa geçiyor. Yani araştırma yapılırken anne tarafından elde edilecek bir sonuç. Bu da söz konusu sarışın hümanoid ile aynı DNA’yı taşıyan Çinliler arasında bir bağ olduğunu gösteriyor.

Bilimsel araştırmalar devam ederken Peter Khoury vakası sadece iki saç teli sayesinde kayıtlara geçen onbinlerce kaçırılma raporundan farklı bir noktaya geldi. FARAH YURDÖZÜ.