REPTILIAN YAKIN KARŞILAŞMALARI – 3 –

 

1979 – ABD, New Mexico

Ünlü yazar John Keel “Mothman Kehanetleri” (Mothman Prophecies) adlı kitabında Sürüngenimsi uzaylılara tanık olanlardan bahsediyor. İşte tanıklardan birinin yaşadığı garip olay:

“1979 yazında New Mexiconun Santa Fe kentinde Eberline Radyasyon Belirleme Cihazları Şirketinde gece bekçisi olarak çalışıyordum. Gece yarısından sonra saat 2:00 civarında radyasyon monitörlerinden biri devreye girdi. Binada devam eden testler vardı ve ben de neler olduğu anlamak için gidip bakmaya karar verdim. İçeride her şey normal görünüyordu, tekrar dışarı çıktım. Arka kapının 50 feet kadar üzerinde 30 foot çapında bir kürenin dönmekte olduğunu gördüm. Esas olarak beyazdı ve yer yer gökkuşağı renklerini de andırıyordu. Küre 200 feet daha yükseldi ve kuzeye iş merkezinin bulunduğu yöne doğru ilerlemeye başladı. Sonra doğal manyetit deposu olan bir yerin üzerinde durup kendi çevresinde dönmeye başladı. Aniden ortaya çıkan 5 ayrı küre daha ilkine yaklaşarak aralarında 30 feet kalacak şekilde bir beşgen oluşturdular. Sonra da aynı anda kuzey batıya doğru hareket ettiler.

            Sabat saat 6:00’da görevim bitti ve Santa Fe polisini arayıp gökyüzünde normalin dışında bir rapor alıp almadıklarını sordum. Benimle konuşan polis son üç gecedir gözlem ihbarı aldıklarını söyledi. Üç gece üst üste benim de gördüğüm devasa küre iş merkezinin üzerinde gözlemlenmişti.

            Bir kaç gece sonra Santa Fe’deki evimdeydim. Önce yüksek frekanslı bir ses duydum ve hemen ardından dışarıdan gelen mavimsi beyaz bir ışık evin içini doldurdu. Ben neler olduğunu anlayamadan evin içinde Sürüngenimsi bir yaratık belirdi. Boyu iki metreden fazlaydı. Dikkatle evimdeki UFO, kaçırılma, hayvan parçalama olayları ile ilgili resimlere bakmaya başladı. Bence Sürüngenler kendi ırklarından gelen melez insanları arıyorlar. Bu melezlerin hepsi de Rh (-) kana taşıyor. Melezler dünya nüfusunun %5’ini oluşturuyorlar ve kendilerinin farklı olduğunu bilmiyorlar. Melezlerin çoğu düşük kan basıncına sahip ve vücut ısıları da normal insanlardan daha aşağıda.”

Sürüngenimsi varlığın aniden evin içinde belirmesi tipik bir materyalizasyon olayı. Benzer aniden ortaya çıkma ve kaybolma, ya da tanıkların gözü önünde tamamen şekil değiştirme gibi özellikler Sürüngenimsi uzaylıların doğasında mevcut.

 

1988 – Jim Sparks ve Gözcüler. ABD, Texas

Bu uzun süreli yakın karşılaşma deneyiminin kahramanı katıldığım konferanslarda pek çok defa biraraya gelip öyküsünü şahsen kendisinden dinlediğim Jim Sparks. Jim olaylar başladığında 34 yaşında başarılı bir emlakçıydı. Mutlu bir evliliği vardı ve hayatında her şey normal görünüyordu. Ama birden farklı bir boyuttan gelen varlıklar tarafından rahatsız edilmeye başladı. Önce zihinsel dengesinin bozulduğuna inandı. Olaylar o kadar huzursuz ediciydi ki bunları kimse ile paylaşamadı. Ama geceleri yatağından zorla alınıp bir uzay gemisine götürülmeye başladığında daha fazla susamayacağını anlamıştı. Rüya görmediğinden emindi çünkü evinden fiziksel olarak ve zorla çekilip alınıyordu. Kaçırılmanın ilk belirtisi başının içinde duyduğu garip ve uğultulu bir sesti. Bu sesle uyanıyor ve saate baktığında her seferinde sabaha karşı 3:30 olduğunu görüyordu. Daha sonra midesinden göğsüne doğru yayılan ve dönerek genişleyen enerji alanının etkisine giriyordu. Kalp atışları inanılmaz bir hızla artıyor ve kendisini ölüme çok yakın hissediyordu. Vücudu tümüyle hareketsiz sanki felç olmuş gibiydi. Sonra yatağından aşağı doğru çekildiğini hissediyordu. Ve bir an sonra uzay gemisinin içindeydi.

Pek çok diğer kaçırılma deneyimindeki gibi Jim Sparks da odasının kalın duvarlarından ya da kapalı pencerelerden hiç zorluk çekmeden kolayca çıkıyordu. Ona göre katı maddenin içinden geçme becerisi Dünya Dışı varlıkların teknolojisiyle oluyordu. Ziyaretçiler bizim boyutumuzda bir alan yaratıyorlardı. Bu alan sayesinde görünmez olabiliyor ve kaçırdıkları insanları katı maddeden geçiriyorlardı. Jim o alan içinde kendini bir manyetik alanla ya da statik elektrikle yüklü gibi hissediyordu. Karşısındaki duvarın birden şeffaf hale geldiğini görüyor ve kolayca içinden yürüyerek geçiyordu. Uzaylılar tarafından yaratılan alan bir şekilde molekülleri birbirinden ayırıyordu. Jim kaçırılmalar sırasında hem Gri uzaylıları hem de Reptoidleri yakından gördü. Sürüngenimsi Reptoidlerin yüzü kertenkele ile yılan arasında bir görüntüye sahipti. Gözleri fazla iri değildi Bedenleri kalın pullarla kaplıydı. ancak göz bebekleri kırmızı renkteydi. Aralarındaki iletişim telepati ile gerçekleşiyordu. Reptoidler Jim’e UFOlar hakkındaki gerçeğin dünya liderlerini çok uzun zaman önce açıklandığını söylediler. Uzaysal ırklar ve dünya hükümetleri arasında bazı anlaşmalar yapılmış ancak bunlar gizli tutulmuştu. Jim onları ne iyi ne de kötü niyetli varlıklar olarak tanımlıyor. Uzun yıllar süren kaçırılmalar aslında bir tür eğitimdi. Ziyaretçiler Jim’e kendi dillerini ve yazılarını öğrettiler. Jim Sparks yaşadığı deneyimlerden yola çıkarak ”The Keepers” ( Koruyucular ) adlı kitabı yazdı.

 

29 Haziran 1988 – ABD, South Carolina

1988 yaz aylarında South Carolina, Bishopville kasabası sakinleri  ürkütücü gözlem raporları vermeye başladı. 3 metre boyunda, vücudu pullarla kaplı bir “kertenkele adam” bölgede pek çok kişi tarafından görüldü. Yaratığın kolları vücuduna göre epey uzundu, elleri ise üç parmaklı pençeleri hatırlatıyordu. Her iki ayağında sadece üçer parmak vardı. Bölgede ilk tanık 17 yaşındaki Christopher David oldu. Gece sabaha karşı saat 2:00’de eve dönerken bataklık sınırında bir yolda arabasının lastiği patladı. Christopher lastiği değiştirmeye uğraşırken yolun karşı tarafındaki araziden gelen bir sesle irkildi. Ayağa kalkıp baktığında kendisine doğru koşmakta olan yaratığı gördü. Yaklaşık üç metre boyundaki yaratığın kırmızı gözleri karanlıkta parlıyordu. Korku içindeki Christopher hemen arabasına binerek kapıyı kilitledi. Ancak yaratık da yetişmiş ve kapı koluna asılmaya başlamıştı bile. Cildi yeşilimsi bir tona sahipti, uzun tırnaklı ellerinde sadece üç parmak vardı. Güçlü ve öfkeli görünüyordu. Tam o sırada yaratık arabanın üstüne sıçradı. Christopher arabasını çalıştırdı, hızın arttırarak yaratığı arabanın üzerinden atmayı başardı. Daha sonra arabasını incelediğinde kapı kolunda, tavandaki tırnak izlerini gördü. Yan ayna da eğrilmişti. Christopher yaşadıklarını polise bildirdi. Bu olaydan sonra bölgede yaşayan bir kaç kişi daha “Kertenkele Adamı” gördüklerini söylediler. Ancak araştırmalardan sonuç çıkmadı. Bir başka tanık Thomas Ury de benzer bir gözlemin tanığı oldu. Yol kenarında gördüğü uzun, gri, insana benzer yaratık birden kanatlarını açarak yukarı doğru yükselmeye başladı. Thomas da yaratığın “helikopter gibi” uçtuğunu ifade etmişti.

 

7 Nisan 1999 –

Bu rapor Sürüngenlerle yakın karşılaşma yaşayan Tal isimli bir tanık tarafından verildi. Tal Sürüngenler ile ilk defa 1979 yılında karşılaştı ve sayısız deneyim geçirdi.

Bu nedenle onları dikkatle gözlemleme imkanı da buldu. Verdiği bilgiye göre bedenleri kabuklu ve kalın bir deriyle kaplı olduğundan Reptoidlerin üzerinde herhangi bir giysi yok. Ancak bellerinde bir cihaz taşıyorlar. Cihazda yer alan turuncu renkli düğmeye basıldığında ise Reptoid görünmez oluyor. Bu ırk kendi yoğunluklarını değiştirme yeteneğine sahip. İstedikleri zaman zeminde ağır ayak sesleri çıkartarak yürüyorlar. Yine yoğunluk değiştirmeye bağlı olarak duvarların içinden geçme özelliğine de sahipler. Bedenlerinin çevresi mavi ile yeşil arası manyetik bir alan  ile kaplı. Başları koni biçiminde. Gözbebekleri yılanlarınki gibi dikine ve gözlerinde garip bir ışıltı var. Ellerinde biri baş parmak olmak üzere toplam dört parmak bulunuyor. Kısa bir kuyrukları var. El ve ayak tırnakları pençe gibi. Göğüs bölgesi geniş kabuklarla örtülü. Eklemlere yakın bölgelerde kabuklar esnek ve daha küçük. Renkleri yeşilin hemen her tonunda olabiliyor. Telepatiyle iletişim kuruyor ve düşüncelere çok çabuk karşılık veriyorlar. Ancak zihinsel düşünce aktarımında kelimeler değil sembol ve simgeleri kullanıyorlar. Lisanları bir tür geometrik düşünce formlarından oluşuyor. Sürüngenimsi uzaylılar son derece zeki ancak duygusal yönden kısıtlı varlıklar. Duygularını öfke, nefret, korku ve panik şeklinde gösteriyorlar. Ani düşünce ve davranış değişikliklerine karşı aşırı duyarlılar ve tıpkı doğa hayvanları gibi saldırgan şekilde karşılık veriyorlar. Yani onların yanında mümkün olduğu kadar sakin ve dengeli hareket etmek lazım. Ayrıca bu Reptoid ırk kokain, afyon benzeri uyuşturucu maddeleri de çok seviyor. Kendilerinden daha güçlü ve daha tehlikeli Drakodan ise onlar bile korkuyorlar.

Kanada –

Daha ilginç bir karşılaşma öyküsü ise Canada’nın Quebec kentinde yaşayan Odette isimli kadının başından geçti. Odette bir arkadaşını ziyarete gitti. Daha sonra gelen bir başka kadın UFOlar hakkında konuşmaya başladı ve temasçı olduğunu söyledi. Bir uzay gemisi tarafından götürüleceğini, Dünyaya asla geri dönmeyeceğini iddia ediyordu. Odette ona inanmadı, kendisini ikna etmesi gerektiğini söyledi. Temasçı kadın 30 yaşlarında, uzun boylu, sarışın ve sağlıklı görünüşlü biriydi. Odette’e asıl görüntüsünün bundan çok daha güzel olduğunu ama isterse ona gerçek yüzünü gösterebileceğini söyledi. Odette söylenenleri hala ciddiye almıyordu. İkisi birlikte ayrı bir odaya gidip karşılıklı oturdular. Temasçı kadın ona sakin olmasını, gevşemesini söyledi , ellerini tuttu. Olayın gerisini Odette şöyle anlatıyordu:

“Aniden karşımdaki kadın bir sürüngene dönüştü. Boyu normalden çok daha uzun, 2 metreye yakındı. Rengi yeşil ile kahverengi arasındaydı. Başını iki yana çevirirken yüzünde garip bir gülümseme ile dikkatle bana bakıyordu. Sonra da, sana ne kadar güzel olduğumu söylemiştim değil mi, dedi. Evet, diye cevap verdim ve hemen odadan dışarı çıktım.”

Sürüngen uzaylıların kolayca şekil değiştirdiğini sayısız tanık anlatıyor. Ancak bu görüntü değiştirme mucizesine ipnotik etki de eşlik ediyor. Sürüngen uzaylıların en çok dikkati çeken ve belki de en çok korku veren yanları gözleri. Ve bu gözlerden çıkan ipnotik etki tanığın fizik boyut ötesinde farklı şeyler görmesini sağlayabiliyor. FARAH YURDÖZÜ